“Karanlık bir ormana girdiğinde bir patika görürsen, bil ki o, başkasının yolu.” Joseph Campbell
Çıkışların ve inişlerin,
yükselişlerin olduğu kadar çöküşlerin de yolum boyunca benimle geldiğini düşünecek olduğumda,
çoğu zaman, başkasının açtığı patikalardan yolumu bulma kolaylığına kaçtığımı fark ettim.
Bakıldığında esasen, insan olmanın bir parçası olarak, açılmış bir yoldan yürümek çok olağan.
Ve bunda bir sorun yok. Hatta çoğu zaman destekleyici. Ta ki biz ışığa varmak için önümüze sunulmuş yolda karşılaşacaklarımızın, yolcu halimize uygun olmadığını fark edene kadar.
Önünde sonunda varacağımız yere geliriz belki ama,
eğer içimizde
kendimize ait bir yolu yürüme hevesini hala taşıyorsak,
yolu açanın yoluna uymak zorunluluğu, bizi ıstıraba sürükleyebilir.
Kendi karanlığımızla kalmaya cesaret etmek için bol bol pratik yapmak
-bu başlangıçta zor olabilir-
kendi yolumuzu kendimiz açmamız için ilk ve en güzel adım olabilir.